Samandağ’dan bir sağlık emekçisinin temizlik ve salgın hastalıklar üzerine açıklamalarıdır.

Depremden sağ kurtulan insanlar sokakta hastalıkla boğuşuyor. Temiz tuvalet ve hijyen malzemelerine erişimin sorun olduğu çadırkentlerde tetanos, uyuz ve kolera şu an en büyük sorun.

Burada burada insanlar çok fazla tuvalete ulaşamıyor. Sadece iki tane tuvalet var birisi Kaymakamlıkta, birisi de aşağıda Petrolde. Bunlar için de bayağı bir mesafe yürümeleri gerekiyor. Yüzlerce insan bu tuvaletlere girip çıkıyor. Aynı zamanda toplu yaşanılan yerlerde, birbirine çok fazla insanın temas ettiği yerlerde uyuz salgını başlayabilir, ki biz bunu bekliyorduk.

Artık vakaları da görüyoruz. Köylerde uyuz vakaları başlamış durumda. Köylerdeki insanlar da 10 aile, 5 aile, 7 aile beraber kalıyor. Ve banyo yapamıyorlar, ellerini yüzlerini dahi yıkayamıyor. Hatta ilk günlerde buradaki insanlar tuvalete gidiyor, ama elini dahi yıkayamıyordu. Uyuz salgınıyla beraber ishal, kusma, bu tarz problemler ortaya çıkmaya başladı. Kolera olduğunu düşünenler var.

Tetanoz aşısına ulaşım çok doğru da, ilk 72 saat içerisinde vurulması gereken bir aşı. Enkazın altından çıkarken tahtayla yaralanıyor veya inşaat demiri sıyırmış, çizmiş veya batmış. Bu tarz vakalar var, ama tedavi olamamış. Özellikle de kadınlar. “En son ne zaman oldun” diye soruyorum. Tetanoz aşısı olması gerekiyor, “çocukken oldum” diyor. Ve bu kadınlar 40 yıldır tetanoz aşısı olmamış, hiçbir koruması yok.

Genç erkeklerde biraz durum daha iyi, onlar askerde olduklarını söylüyorlar. İnsanların son 10 yıl içerisinde yapılmış bir tetanoz aşısı var. Koruyuculukları var. Ama yaşlılar ve kadınlar, ne yazık ki bu korumadan mahrum ve bizim burada yönlendirebileceğimiz bir nokta da yok.

“Samandağ Devlet Hastanesi'ne gidin” diyoruz, “Hatay Eğitim Araştırma Hastanesi'ne” diyoruz. Orada da “yok” diyorlar. Böyle olunca bizim yapabileceğimiz hiçbir şey kalmıyor. Tetanoz aşısına ulaşmakta insanlar ciddi bir problem yaşıyor.

Tetanoz çok ciddi bir ölümcül sinir sistemi, hastalığı ve tedavisi yok. Depremde enkaz altında ölmeyen insanlar ne yazık ki ölümcül hastalıklara, enfeksiyon içeren hastalıklara terk edilmiş durumda.