Savaş Yıkımına Ve Doğa Talanına Karşı Yürüyoruz" şiarıyla Şırnak'taki doğa katliamına ilişkin Cudi'ye yürümek isteyenlere asker biber gazı ve tazyikli suyla saldırdı. Tazyikli su ve biber gazıyla askerin saldırısına rağmen binlerce kişi Berçem tesislerine yürüyerek burada kısa bir açıklama yaptı.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi öncülüğünde gerçekleştirilen yürüyüş için ilk olarak Serhat kentlerinden yola çıkıldı. Van'da bir araya gelen çok sayıda kişi, Batman'ın Gercüş ilçesinde diğer yürüyüş kolu ile birleşti.

Doğa katliamına karşı birçok kentten yola çıkan çok sayıda kişi demokratik kitle örgütü temsilcisi Batman'da buluştu. Kent girişinde buluşan kitle, Gercüş'te, Serhat'tan gelen kol ile birleşerek Şırnak'ın İdil ilçesine doğru hareket etti. Kitlenin geçişine, kimlik kontrolünün ardından izin verildi.

Urfa, Antep, Adana, Mersin ve Mardin'den gelen ve HDP Sözcüsü Ebru Günay'ın da aralarında olduğu yüzlerce kişi de Nusaybin'de bir araya geldi. 7'den 70'şe insanların katıldığı bu kol da Cizre'ye doğru yola çıkarak, Cizre çevreyolunda diğer kol ile birleşti.

Eş genel başkanlar, kurum temsilcileri ve milletvekillerinin de aralarında bulunduğu kalabalık kitle saldırıdan sonra Şırnak'taki Berçem tesislerinde oturma eylemine geçti. Burada kısa bir açıklama yapıldı. Söz alan HDP Ekoloji Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Naci Sönmez, "Bugün burada bu saldırıya karşı direnerek bizimle birlikte olan bütün dostlara HDP olarak teşekkür ediyorum. Türkiye'de ekolojik ve demokratik alana saldırılar bakımından yoğun yıllar geçiyor. Hem demokratik alandaki siyasi partilere hem de ekoloji mücadelesi verenlere, kadınlara, gençlere saldırılar gerçekleşiyor" dedi.

Ekoloji alanında Türkiye'nin batısındaki rantçı, talancı ve soyguncu sistemin doğayı tahrip ettiğini kaydeden Sönmez, "Kürdistan coğrafyasında ise devletin temel siyasetinin de takipçisi olan siyasi iktidar, savaş ve işgal politikalarına dönük güvenlik gerekçesiyle dağları ve dereleri yok etmeye çalışıyor. Ağaçları keserek adeta yeni bir insansızlaştırma politikası gerçekleştirmeye çalışıyor. Bizler bugün özellikle Türkiye'nin batısında bu konuda duyarsızlık içinde olan bütün kesimleri harekete geçirmek ve dikkat çekmek için buraya geldik. Yine terörize edildik, yine siyasal iktidarın yoğun saldırısıyla karşı karşıya kaldık" denildi.

Sönmez "Biz HDP olarak hem sokakta hem parlamentoda, hem Cudi'yi hem Kazdağları'nı, hem Bingöl'ü hem Artvin'i savunmaya ve birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Bugün bu alanlarda yaşanan saldırıları durdurabilmenin, ekolojik tahribatı durdurabilmenin yolu aynı zamanda savaş politikalarına karşı tavrı almaktan geçiyor. O nedenle Türkiye'nin batısındaki bütün demokrasi güçlerine buradan seslenmek istiyorum. Bugün antikapitalist mücadeleyi yükseltmek istiyorsak, küresel kapitalizmin neoliberal politikalarının son ermesini arzu ediyorsak Kürdistan coğrafyasında mücadeleyi ortaklaştırmadan bunu yapmamız mümkün değildir. O nedenle bugün burada bunun sesi olmaya çalıştık. Buraya gelen bütün dostları tebrik ediyorum. Kahrolsun faşizm, yaşasın mücadelemiz diyerek sizleri selamlıyorum" dedi.