Toprak Günü’nün yıldönümünde, Dünyanın pek çok köşesinde Filistin halkıyla destek eylemleri yapılırken, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Merkezi Medya Departmanı da sosyal medya hesabından bir açıklama yayınladı. Cephe’nin açıklaması şöyle:


Toprak Günü, nehirden denize Filistin topraklarımıza bağlılığımızı vurgulama günüdür.

Kahraman Filistin halkımızın kitleleri, Arap ulusumuzun kitleleri ve dünyanın tüm özgür insanları,

Bugün, 30 Mart 1976'da, Celile, Üçgen, Negev ve işgal altındaki Filistin topraklarının diğer köy ve şehirlerindeki halkımız topraklarını, onurlarını ve kimliklerini savunmak için ayaklandılar ve saf kanları ve büyük fedakarlıklarıyla bu gaspçı Siyonist varlığa ve onun yaratıcılarına bu toprakların tamamen Filistinlilere ait olduğunu ve Filistin halkının topraklarından ve kimliklerinden asla vazgeçmediğini ve vazgeçmeyeceğini hatırlattılar.

Bu ölümsüz olayı hatırlarken, Filistinlinin babalarının ve dedelerinin topraklarına olan sağlam ve derin aidiyetini ve bağını somutlaştıran kahramanlık, fedakarlık ve kurtuluş görüntülerini hatırlıyor, bu ölümsüz fedakarlık destanıyla Siyonist yerleşimci sloganını (topraksız bir halk için halksız bir toprak) paramparça ediyor, özünde Filistinli olduğunu ve Siyonist suçlar ve uygulamalar, Yahudileştirme ve sömürgeleştirme ne kadar suç olursa olsun kırılamayacağını veya kökünden sökülemeyeceğini doğruluyoruz.

Yiğit halkımızın kitleleri

Ölümsüz Toprak Günü'nün yıldönümü, ırkçı Siyonist düşmanın uluslararası yasaları ve tüm insani normları hiçe sayarak, ABD yönetiminin himayesi ve ortaklığı, uluslararası toplumun suç ortaklığı ve şüpheli bir Arap sessizliğinin gölgesinde Gazze Şeridi'nde kelimenin tam anlamıyla bir imha savaşı yürüttüğü, aynı zamanda Batı Şeria ve Kudüs'teki halkımıza ve işgal hapishanelerindeki cesur tutsaklarımıza karşı her türlü terör ve cinayeti uyguladığı bir zamana denk gelmektedir. Buna rağmen Filistin halkımız rakipsiz bir kararlılık, sağlam bir direniş ve Filistin topraklarına derinden işlemiş, fethedilemeyecek, yenilemeyecek ve meşru hedeflerimize ulaşana kadar bu cani Siyonist varlığa karşı mücadelesini sürdürmekten vazgeçirilemeyecek bir iradeyle dimdik ayakta durmakta ve topraklarını ve hayatta kalmayı savunmaktadır.

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi olarak, bu ölümsüz yıldönümünün gölgesinde, halkımızın tarihindeki bu kader anı karşısında, halkımızın ABD ve Batı tarafından desteklenen Siyonist ölüm makinesine karşı yürüttüğü kahramanlık destanı ve Filistin davasının dünyadaki tüm özgür insanlar için bir pusula ve ilham kaynağı haline geldiği bu yapay Siyonist varlığın gerçeğinin tüm dünyaya ifşa edilmesi karşısında, bu vesileyle aşağıdakileri vurguluyoruz:

İlk olarak: Halkımızın ırkçı Siyonist sömürgeci, kolonyal, yerleşimci kolonyal projeye karşı yürüttüğü süregelen ve kapsamlı savaş bağlamında kümülatif nitelikte bir olay teşkil eden Toprak Günü'nün yıldönümünü selamlıyoruz. Siyonist ırkçı politikalara ve yasalara karşı birleşmeye ve karşı koymaya, siyasi, seçimsel ve parlamenter katılımı düşman kurumlarda gören her türlü yanılsamayı terk etmeye ve varlığın saldırgan doğası ve Arap kitleleri azınlık olarak ve varlığın geleceği için demografik ve stratejik bir tehdit olarak gören ırkçı görüşü tarafından havaya uçurulan tüm gerekçeleri reddetmeye çağırıyoruz.

İkinci olarak: Halkımızın nehrinden denizine kadar topraklarımıza bağlılığını ve mültecilerin zorla yerlerinden edildikleri topraklarına ve evlerine geri dönmelerine ilişkin meşru ve devredilemez haklarımızı teyit ediyoruz. Kimliğin korunması ve Filistin varlığının savunulması, hakların kazanıldığı ve yalvarılmayacağı ve zorla alınanın yalvarma, uzlaşma ve halkımız için gerçek bir felakete yol açan müzakerelerle değil, ancak zorla geri alınabileceği ilkesine dayanarak, düşmanın kurumları dışında kapsamlı bir direniş ve geniş bir halk katılımı gerektirir.

Üçüncüsü: Siyonist varlığın ve onun askeri ve güvenlik sisteminin önemli saha başarıları ve stratejik yenilgisi ve Gazze Şeridi'nde devam eden benzeri görülmemiş Siyonist soykırım savaşı, tarihinde ilk kez Uluslararası Adalet Divanı önünde suçlu ve parya bir terörist varlık olarak sanık sandalyesinde duran bu suçlu Siyonist varlığın ve onun ABD yönetimi ve Batı'daki destekçilerinin gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştır; bunlar, Filistin davasının dünyadaki olayların ön saflarına geri döndüğü ve uluslararası gündemin zirvesine çıktığı ve Siyonist varlığı uyandırılamayacak gerçek bir varoluşsal krizle karşı karşıya bırakan önemli tarihsel değişimler taşıyan gerçeklerdir.

Dördüncü olarak: Her türlü öldürme, yıkım, katliam, aç bırakma ve kuşatmaya rağmen, Siyonist düşman Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıda ilan ettiği hedeflerin hiçbirine ulaşamadı ve direniş Siyonist düşmanı sürekli olarak tüketmeye ve ona karşı uzun bir yıpratma savaşı vermeye devam ediyor. Siyonist düşmanın uğradığı büyük kayıplar ve direnişin işgal ve imha edilen bölgelerde bile saldırma kabiliyeti, Siyonist düşmanın Gazze Şeridi bataklığında boğulduğunu ve hedeflerinden çok uzakta olduğunu ve hiçbirine ulaşamadığını göstermektedir.

Beşincisi: İşgalcilerin ve ABD yönetiminin Gazze Şeridi'ne yönelik sözde ertesi gün savaş, kayyımlık, uluslararası barış güçleri getirme, Gazze Şeridi'ne bir yönetim dayatma ya da insani veya yardım bahaneleriyle Filistin işlerine müdahale etme planlarının, Gazze Şeridi'nin geleceğini ve siyasi sistemini belirleyecek olan Filistin halkı olduğu ve bu planlara direnip karşı koyacağı için kaçınılmaz olarak başarısızlığa mahkum olan şüpheli girişimler olduğunu teyit ediyoruz.

Altıncı olarak: Toprak Günü'nün yıldönümünde, Arap ve uluslararası boyutları yeniden gözden geçirme ve dost uluslararası halkların, partilerin ve hareketlerin tüm enerjilerini Filistin halkını desteklemek için mücadele biçimlerini yenilemek ve tırmandırmak ve Filistin davasının zaferi için Siyonist ve Batılı elçilikleri ve uluslararası kurumların merkezlerini kuşatmaya devam etmek için seferber etme çağrısını yineliyoruz. Özellikle Siyonist varlıkla ilişkileri olan bazı Arap ülkelerinin meydanlarındaki kitlesel ve öfkeli gösterileri, Arap halklarının inisiyatifi yeniden ele alacağına, Filistin için ayağa kalkacağına, normalleşmeyi reddedeceğine ve Siyonist varlığı Arap topraklarımızdan söküp atacağına dair bir umut ışığı olarak görüyoruz.

Sonuç olarak, Toprak Günü'nün yıldönümünde, geri dönüş, kendi kaderini tayin ve başkenti Kudüs olan nehirden denize Filistin devletinin kurulması haklarımızı elde edene kadar intifadaya, direnişe, çatışmaların tırmanmasına ve Filistin topraklarımızın her yerinde Siyonist düşmanla açık çatışmalara devam edeceğimize dair sözümüzü yeniliyoruz.

Ölümsüz günlerinde bu toprakların şehitlerine şan olsun

Topraklarımızdaki direniş güçlerine şan olsun

Mahkumlar için özgürlük ve yaralılar için acil şifalar

Kesinlikle galip geleceğiz

Çeviri Kolektifi

FHKC telegram hesabından çevrilmiştir.