Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), ABD'nin Gazze açıklarında "bölgeye yardım ulaştırmak" amacıyla geçici bir iskele kurma planına karşı bir uyarı yayınladı.

FHKC, ABD’nin planının "kuşkulu ve belirsiz" olduğunu ve Filistin halkına yardım amacının ötesine geçerek, insani ve diğer bahaneler altında zorla yerinden etme planları gibi endişe verici hedeflerin uygulanmasına kapı açtığını vurguladı.

Ayrıca, ABD Başkanı'nın limanın kurulması için talimat vermesini, işgali açlık savaşını ya da Filistin halkına karşı işlediği suçları durdurmaya zorlamak ya da konvoyların Gazze Şeridi'ne girişini kolaylaştırmak için gerçek bir baskı uygulanmadığı bir dönemde, ABD'deki kamuoyunu yatıştırma girişimi ve seçim propagandasının bir parçası olarak değerlendirdi.

Dahası FHKC, özellikle ABD yönetiminin davranış ve tutumları, Filistinlilere karşı eylemleri ve işgale yönelik önyargıları göz önüne alındığında, bu adıma ihtiyatla ve şüpheyle yaklaşılacağını teyit etti.

Hareket, bu adımı ABD yönetimi ile işgalci varlık arasında bir çatlağın kanıtı olarak gösterme girişimlerini yanlış olarak değerlendirdi ve iki taraf arasındaki saldırganlık, soykırım ve açlığa mahkum etme ortaklığına vurgu yaptı.

Hareket ayrıca, ABD'nin sınır kapılarının açılmasını zorlamak ve başta Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) olmak üzere, uluslararası kurumlar aracılığıyla kara yolları üzerinden yardım ulaştırmak gibi alternatif yollarla yardım girişini etkili bir şekilde dayatabileceği bir dönemde, bu adımın önemini sorguladı.

Hareket, bu şüpheli planlara alternatif olarak saldırganlığın durdurulması ve işgalin Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi için baskı yapılması gerektiğini vurguladı. Bu, zorla yerlerinden edilenlerin bölgelerine ve evlerine geri dönmelerinin yanı sıra yardımların herhangi bir kısıtlama ya da koşul olmaksızın girişine ve Şerit boyunca dağıtımına izin verecek şekilde geçişlerin açılmasını da içermektedir.

"Yukarıda belirtilenlerin ötesindeki her türlü eylem boşunadır, şüphelidir ve hoş karşılanmaz" diye ekledi.

FHKC açıklamasını, Direniş'in uyanık kalacağını ve "ABD'nin şüpheli planlarına ya da Filistin davasını tasfiye etmek için Filistinlileri sınır dışı etmeye zorlayabilecek diğer eylemlere" karşı koyacağını teyit ederek sonlandırdı.

Ayrıca ABD varlığının Direniş için meşru bir hedef olacağı da vurgulandı.

The Economist'in haberine göre, ABD Başkanı Joe Biden, 8 Mart Cuma günü, Birliğin Durumu konuşması sırasında, ordusunu Gazze Şeridi'ne insani yardım getirecek geçici bir iskele kuracak bir misyona liderlik etmesi için yönlendirdiğini açıkladı.

"Bu gece ABD ordusunu, Akdeniz'de Gazze kıyısında gıda, su, ilaç ve geçici barınaklar taşıyan büyük gemileri kabul edebilecek geçici bir iskele kurmak üzere acil bir misyona liderlik etmesi için yönlendiriyorum" dedi.

Biden ayrıca, "Karada hiçbir ABD askeri olmayacak" diye iddia etti.

Geçici iskelenin Gazze'ye ulaşan insani yardım miktarında büyük bir artış sağlayacağını da sözlerine ekleyen Biden, ancak bunun başarılı olabilmesi için "İsrail'in" de bu süreçte üzerine düşeni yapması gerektiğini vurguladı.

Daha önce Biden yönetiminden üst düzey bir yetkili, geçici limanın "her gün yüzlerce kamyon dolusu ek yardım için kapasite sağlayacak" bir iskeleye sahip olacağını söylemişti.

Yetkiliye göre sevkiyatlar ABD ve Avrupa Birliği üyesi Kıbrıs'taki ortakları tarafından kontrol edilecek.

Birleşmiş Milletler'in kıtlık riski uyarısında bulunduğu Gazze halkı gıda, su ve ilaç sıkıntısıyla karşı karşıya. Dünya Gıda Programı'na (WFP) göre 2.2 milyonluk nüfusun tamamı gıda güvenliği açısından kritik ya da daha kötü bir seviyede.

Dünya Gıda Programı, Gazze'ye gıda, ilaç ve diğer ihtiyaç maddelerinin taşınması için her gün en az 300 araca ihtiyaç duyulduğunu bildirdi. Gazze'nin faaliyette olan iki kara sınır kapısından -Mısır ile Refah ve "İsrail" ile Karam Salem sınır kapılarından- yapılan sevkiyatlar önemli ölçüde yetersiz kalıyor.

ABD şu ana kadar Gazze'ye 112.896 öğün içeren toplam 192 paket havadan gönderdi. The Economist'e göre bu rakam Filistinlilerin %5'i için altı günde sadece bir öğün yemek anlamına geliyor ve bu da tüm paletlerin hasarsız bir şekilde ulaşması şartına bağlı.

Ayrıca, kamyonların ve depoların saldırıya uğradığı ve İsrail tanklarının yolları tahrip ettiği göz önünde bulundurulduğunda, zorluk sadece malzemelerin Gazze Şeridi'ne sokulması değil, aynı zamanda bölgeye dağıtılmasıdır.

Gazze'deki Hükümet Medya Ofisi, daha önce Gazze Şeridi'nde, özellikle de kuzeyde derinleşen açlık krizini önlemek amacıyla, binlerce ton yardımın girişine izin vermek için kara geçişlerinin derhal ve acilen açılması için çağrılar yapmıştı.

Ofis, 5 kişinin ölümüne ve birkaç kişinin de yaralanmasına yol açan rastgele hava yardımları nedeniyle meydana gelen can kayıplarını yorumlarken, bu tür operasyonların etkili olmadığını ve yardım ulaştırmak için en uygun yol olmadığını yineledi.

Aralarında iki çocuğun da bulunduğu beş Filistinli, Cuma günü yardımların havadan atılması sırasında yaşanan bir aksilik nedeniyle hayatını kaybetmiş, en az bir paraşüt arızalanarak bir paketin üzerlerine düşmesine neden olmuştu. Trajik olay, Gazze'nin kuzeyindeki El Şati mülteci kampında yerel saatle 11.30 civarında meydana geldi.

The Guardian'dan Patrick Wintour'un haberine göre, İsrail işgali üzerindeki baskının etkili olması halinde, Gazze'ye havadan insani yardım atılmasına gerek kalmayabilir.

The Economist'e göre Biden, Amerika'nın nüfuzunu kullanarak "İsrail'i" Gazze'ye daha fazla malzeme girmesine izin vermeye zorlamayı reddediyor. Şimdi, aylarca "İsrail'in" davranışlarına olanak sağladıktan sonra, onu hesap verebilirlikten kurtarmanın yollarını arıyor.

BM Yardım ve Çalışma Ajansı da, yardımın sahaya ulaştıktan sonra nasıl dağıtılacağıyla ilgileniyor. Arap-İngiliz Anlayış Konseyi İcra Direktörü Chris Doyle, ABD'nin yardımı havadan bırakma kararının "Amerika'nın etkisizliğinin" bir işareti olduğuna inanıyor.

Havadan yardımın tehlikeli ve yetersiz olduğunu belirten Doyle, ABD'nin bunu sadece "İsrail'i Gazze'ye karadan ve kamyonlarla yardım girmesine izin vermeye ikna edemediği için yaptığını" vurguluyor. Bu en büyük zayıflık göstergesidir ve ABD'nin İsrail'e karşı durmaya isteksiz olduğunu gösterir." diyor.

Politico'ya göre, ABD genellikle "müttefiklerin değil, terörist grupların ya da düşman rejimlerin" işgali altındaki bölgelere hava yardımı gönderdiğinden, hava yardımı Biden'ın "İsrail" ile ilgili çok sınırlı yaklaşımını ortaya koyuyor.

Çeviri Kolektifi

Struggle La Lucha'dan çevrilmiştir